11 Ekim 2011 Salı

Şakalar ve espriler şefkat, merhamet ve saygı içermelidir

Gaflet içerisindeki bazı insanların yaptığı gibi, engelli insanları hedef alan, insaniyetten uzak, basit ve rencide edici espri ve şakalar yapmaktan şiddetle kaçınmak tüm salih Müslümanlar için önemli bir ibadettir.

Herhangi bir fiziksel eksikliğe sahip olmak örneğin görme veya yürüme engelli olmak, doğuştan olabileceği gibi daha sonra çeşitli hastalıklar ya da kazalar neticesinde herkesin başına gelebilir. Öncelikle belirtmek gerekir ki bu durum, o kişi için Allah (cc)'tan bir imtihandır. Şayet insan bu eksikliğe güzel bir sabır gösterir, Allah (cc)'tan razı olur ve her koşulda Allah (cc)'a şükrederse ahirette güzel bir karşılık umabilir.

Elbette ki görememek veya hareket edememek ciddi birer zorluktur. Kişinin hem günlük işlerini yapabilmesi hem de hayatını rahatça sürdürebilmesini kısıtlayan bir durumdur. İnsanın pek çok güzellikten mahrum kalması da bir imtihan vesilesidir. Ancak Allah Kur'an'da, "... Biz hiç kimseye güç yetireceğinden fazlasını yüklemeyiz..." (Araf Suresi, 42) buyurmaktadır. Dünya hayatının kısalığı düşünüldüğünde inançlı bir insan için gözleri görmeden veya hareket edemeden Allah'a teslimiyetini göstermek için önemli bir imkandır. Sonsuz merhamet sahibi olan Allah bu zorluğu güzellikle karşılayan inançlı kullarını ahirette ödüllendirecektir.

Bu tür bir durumla karşı karşıya olan kişiler bunları bir güzellik, ahiretteki sonsuz yaşamları için bir hayır olarak düşünmeli ve buna göre davranmalıdırlar. Ancak bu konuda toplumdaki diğer bireylere de büyük bir görev düşmektedir. Tüm özürlü insanlara karşı şefkat, merhamet, saygı ve yardımseverlik duygularıyla hareket edilmelidir. Bu kişilere karşı, onları rencide edecek her türlü espriden ve alaycı tavırdan şiddetle kaçınmak gerekir. Aksi tarzda saygıya uygun olmayan davranışlar çok çirkin bir ahlakın göstergesidir. Allah'tan korkan, salih bir Müslüman bu gibi kötü bir espri anlayışına asla tenezzül etmez ve bunları bir eğlence vesilesi olarak görmez. Alaycılık Kur'an'da çirkin görülen bir karakter özelliğidir. Bu çirkin özelliği andıracak tüm davranışlardan sakınılmalıdır. Allah Kur'an'da alayla ilgili olarak şöyle buyurmaktadır:

Arkadan çekiştirip duran, kaş göz hareketleriyle alay eden her kişinin vay haline. (Hümeze Suresi, 1)

Ey iman edenler, bir kavim (bir başka) kavimle alay etmesin, belki kendilerinden daha hayırlıdırlar; kadınlar da kadınlarla (alay etmesin), belki kendilerinden daha hayırlıdırlar... (Tevbe Suresi, 11)

Ayrıca vicdanlı bir insan, Allah'ın her an kendisini de böyle bir imtihanla deneyebileceğini düşünmelidir. İnsan, kaderinde kendisini nelerin beklediğini bilemez. Bu nedenle sahip olduğu nimetler insanın kendisine ait olan, değişmeyecek özellikler gibi görülmemelidir. Allah küçük bir kazayı ya da bir hastalığı vesile edip insanın görme yetisini veya hareket kabiliyetini elinden alabilir. Bunda da elbette ki teslimiyetli, Allah'tan korkan bir Müslüman için büyük hayırlar olur.

Her insanın bu olasılığı aklından çıkarmaması gerekir. Bu ihtimali unutup engelli insanlara karşı alaycı, çirkin ve incitici espriler yapmak vicdansızlık ve aynı zamanda da akılsızlıktır. Gerek fert gerekse toplum olarak bu çirkin ahlaka hiçbir ortamda ve hiçbir yerde izin verilmemelidir. Bunu yapan kişiler kınanmalı ve utandırılmalıdır. Vicdan sahibi insanlar toplumda İslam ahlakına aykırı bu tarz tavırların yanlışlığını anlatmak ve tüm insanlara saygıyı, sevgiyi, şefkat ve merhameti tebliğ etmekle yükümlüdür. Rabbimiz Kuran'da şöyle buyurmuştur:

Güzellik yapanlara daha güzeli ve fazlası vardır.Onların yüzlerini ne bir karartı sarar, ne bir zillet, işte onlar cennetin halkıdırlar; orada süresiz kalacaklardır. Kötülükler kazanmış olanlar ise; her bir kötülüğün karşılığı, kendi misliyledir. Bunları bir zillet sarıp kaplar. Onları Allah'tan (kurtaracak) hiçbir koruyucu yok. Onların yüzleri, sanki bir karanlık gecenin parçalarına bürünmüş gibidir. İşte bunlar ateşin halkıdırlar; orada süresiz kalacaklardır. (Yunus Suresi, 26-27)

Allah'tan korkan insanlar bu tür fiziksel eksiklikleri olan kimseleri espri malzemesi yapmaktan şiddetle kaçınmalıdırlar. Ayrıca böyle tavırlarla muhatap oldukları takdirde de buna katılmaz ve bu çirkin ahlaka ortak olmazlar. Bu kimselerin içerisinde bulundukları durumun eğlence konusu yapılacak bir yönünün olmadığını bilerek hareket ederler.

Eğer herkes bu ahlaka uygun hareket edip, kesin tavrını ortaya koyarsa toplumumuzda tüm engelli vatandaşlarımıza yönelik incitici tavırlar ortadan kalkacaktır. Bunun yerine Allah'ın izniyle şefkat, merhamet ve saygı hakim olacaktır.