5 Temmuz 2011 Salı

Bütün zamanlar boyunca sürecek cehennem

Dünya üzerindeki herkes, her an Allah'ın koruyuculuğuna, rahmetine muhtaçtır. Aciz olarak yaratılan insan; soluk alıp vermesinden ayakta durmasına, beslenmesinden konuşmasına kadar her an ihtiyaç içindedir. Ayrıca Yüce Allah'ın "Ben, cinleri ve insanları yalnızca Bana ibadet etsinler diye yarattım." (Zariyat Suresi, 56) ayetiyle bildirdiği üzere, insan yalnızca Allah'a kul olması için yaratılmıştır. Yaratılış amacını kabul etmediğinde ise, bunun karşılığını ahirette görecektir. Yüce Rabbimiz'in şanını gerektiği gibi tanıyıp takdir etmeyip böbürlenenlerin göreceği karşılık, cehennemde yaşanacak sonsuz bir azaptır. Allah, Kur'an'da şöyle buyurmaktadır:

"... Doğrusu Bana ibadet etmekten büyüklenen (müstekbir)ler; cehenneme boyun bükmüş kimseler olarak gireceklerdir." (Mümin Suresi, 60)

Ayette bildirilen bu açık gerçeğe karşın, insanların çok büyük bir bölümü bir tür oyalanma içindedirler. Kendilerini dünya hayatının aldatıcı süslerine ve sözde önemli uğraşılarına kaptırarak, ahiret hayatları için çaba harcamak yerine zaman kaybetmeyi tercih ederler. Sürekli düşünmeleri ve önem vermeleri gereken tek konu bu olmalıyken; önemsiz bir konu için aylarca, yıllarca hiç durmadan çalışabilirler. Kur'an'da, gaflet halindeki bu çoğunluk şöyle bildirilmektedir:

"İnsanları sorgulama (zamanı) yaklaştı, kendileri ise gaflet içinde yüz çeviriyorlar. Rablerinden kendilerine yeni bir hatırlatma gelmeyiversin, bunu mutlaka oyun konusu yaparak dinliyorlar. Onların kalpleri tutkuyla oyalanmadadır..." (Enbiya Suresi, 1-3)

Cehennem hayali bir kavram değildir...

Cehennem -büyük bir yanılgı olarak- genellikle hayali bir kavram gibi düşünülür. Oysa cehennem, iman etmeyenlerin şiddetle bağlandıkları bu dünyadan daha gerçektir. Dünya yok olacaktır, ancak cehennem hayatı sonsuza dek var olacaktır. Dünyayı, evreni ve insanı eşi benzeri bulunmayan sayısız denge ve ayrıntı üzerinde kusursuz bir sanatla yaratan Yüce Allah, aynı şekilde ahireti, cenneti ve cehennemi de yaratmıştır. Cehennem azabını da, Rabbimiz'in gücünü gerektiği gibi takdir edemeyen, Kur'an ahlakını yaşamayan, kısaca iman etmeyen kişilere vaat etmiştir.

Cehennemde çekilecek acılar "sonsuza dek" sürecektir...

Bir başka büyük gerçek ise bu azabın cehenneme giren herkes için "sonsuza dek" sürecek olmasıdır. Birçok insan, cehennem azabının belirli bir zaman süreceği, sonra da bağışlanacakları gibi bir hurafeye inanmaktadır. Bu inanç özellikle ibadetlerini tam olarak yapmayan insanlar arasında oldukça yaygındır. Bu kişiler dünya hayatından istedikleri kadar yararlanıp, bunun karşılığında cehennemde bir süre kalacaklarını, daha sonra affedileceklerini zannetmekte ve vicdanlarını bu şekilde rahatlatmaya çalışmaktadırlar. Ancak Kur'an'daki cehennemle ilgili tüm ayetlerde; cehennemin iman etmeyen kişiler için yaratıldığı, buradaki azabın sonsuza dek sürdüğü ve geriye hiçbir dönüş olmadığı bildirilmektedir. Ayette bildirildiği üzere, iman etmeyenler "bütün zamanlar boyunca içinde kalacaklardır." (Nebe Suresi, 23)

Bazı Yahudiler hakkında Yüce Allah Kuran'da şöyle buyurmaktadır:

Dediler ki: "Sayılı günlerin dışında, ateş asla bize değmeyecektir." De ki: "Allah katından bir ahid mi aldınız? -ki Allah asla ahdinden dönmez- Yoksa Allah'a karşı bilmediğiniz birşeyi mi söylüyorsunuz?" Hayır; kim bir kötülük işler de günahı kendisini kuşatırsa, (artık) onlar, ateşin halkıdırlar, orada süresiz kalacaklardır. (Bakara Suresi, 80-81)

Kur'an'da, cehennem halkının çaresizliği şöyle bildirilmektedir:

"Fasık olanlar içinse, artık onların da barınma yeri ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde, geri çevrilirler ve onlara: "Kendisini yalanladığınız ateş azabını tadın" denir." (Secde Suresi, 20)

Kilitlenen kapıların ardındaki sonsuz hayat

Yüce Allah'ın "Kahhar" (Kahredici), "Cebbar" (istediğini zorla yaptıran), "Muntakim" (intikam alıcı) gibi isimlerinin sonsuza dek tecelli edeceği bir mekan olan cehennem, insana her yönden acı vermek için özel bir yaratılışla yaratılmıştır. Kur'an ayetlerinde cehennem, yaşayan bir canlı gibi tasvir edilmektedir. Bu canlı, iman etmeyen kişileri yaratıldığı günden beri sabırsızlıkla beklemektedir. Cehennem, ayetlerde bildirildiğine göre, "insana delicesine susamıştır." (Müddessir Suresi, 29) İman etmeyenler için yaratılan cehennem, o gün geldiğinde, sonsuza kadar devam edecek görevini yapmak üzere harekete geçecektir.

Ayetlerde bildirildiği üzere, cehennem halkı, cehenneme girdiklerinde onun kapıları üzerlerine kapatılacak ve olabilecek en dehşet verici görüntülerle karşılaşacaklardır. İman etmeyenler biraz sonra ateşe atılacaklarını ve bunun da sonsuza kadar süreceğini anlamışlardır. Kapıların kapanması, artık bir çıkışın ya da kaçışın olmadığını gösterir. Allah, cehennem halkının bu durumunu şöyle bildirmektedir:

"Ayetlerimizi inkar edenler ise, sol yanın adamlarıdır (Ashab-ı Meş'eme). "Kapıları kilitlenmiş" bir ateş onların üzerinedir." (Beled Suresi, 19-20)

Cehennemde bütün bu olanlar kesin birer gerçektir. Bugün dünyada sürdürdüğümüz hayat kadar, hatta daha da gerçektir.

Sonsuz azaptan kurtulmak için...

Kur'an ahlakından yüz çeviren kişilerin hiçbir kurtuluşlarının olmayacağı cehennemde dehşet verici bir azapla karşılaşmaları sadece bir an meselesidir. Bu nedenle her insan, burada anlatılan gerçekleri öğrendiğinde hiç zaman yitirmeden içinde bulunduğu yanlışlıktan geri dönmeli, Rabbimiz'den bağışlanma dileyerek O'nun yolunda çaba harcayacağı bir hayatı seçmelidir. Kuran'da şöyle bildirilmektedir:

"O inkar edenler Müslüman olmayı nice kereler dileyecekler. Onları bırak, yesinler, yararlansınlar ve onları (boş) emel oyalayadursun. İleride bileceklerdir." (Hicr Suresi, 2-3)

Sonsuz azaptan ve bu pişmanlıktan kurtulmanın ve Allah'ın rızasını ve cennetini kazanmanın yolu ise çok açıktır: Geç olmadan Allah'a gönülden iman etmek ve tüm yaşamını O'nu razı edeceği umulan davranışlarla geçirmek...

"Rabbiniz'den olan mağfiret ve eni göklerle yer kadar olan cennete (kavuşmak için) yarışın; o, muttakiler için hazırlanmıştır." (Al-i İmran Suresi, 133)